Basına ve Kamuoyuna!
24 Ekim 2023 günü Amed’e bağlı Licê alanında güçlerimizle işgalci Türk ordusu arasında çatışma yaşandı. Yaşanan bu çatışmada büyük bir cesaretle savaşan Bedran, Ciwan ve Seyit yoldaşlarımız son nefeslerine kadar özgürlük değerlerine bağlı kalarak şehadete ulaştı.
Kurdistan halkının yiğit evlatları ve öncü Apocu militanlar Bedran, Ciwan ve Seyit yoldaşlarımız Bakurê Kurdistan’da amansız ve soluk soluğa süren özgürlük mücadelemizin açığa çıkardığı fedailik ruhunu layıkıyla temsil etmeyi başardı. Leyla Sorxwînlerle başlayan, Axîn Mûş ile süren ve en son Rojhat ve Erdal yoldaşlarımızın görkemli eylemleriyle Bakur’da zirveleşen Apocu fedai ruhun son temsilcileri olarak halkımızın özgürlük mücadelesindeki yerini alan Bedran, Ciwan ve Seyit yoldaşlarımızın şehadeti mücadeleyi daha da büyütmemizin gerekçesi olacaktır.
Bedran, Ciwan ve Seyit yoldaşlarımızın değerli ailelerine ve tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, mücadelelerini zafere taşıyacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Bedran Merdan |
Bedran Merdan – Nazım Hikmet Ülgen
Kod Adı: Ciwan Amed |
Ciwan Amed – Onur Kamiloğlu
Kod Adı: Seyit Brûsk |
Seyit Brûsk – Muhammed Gönyeli
Amed’in binlerce yiğit evladından biri olan Bedran yoldaşımız yurtsever ve kültürüne bağlı bir ailede doğdu. Amed’de doğup büyümesi nedeniyle mücadelemizi küçük yaşlardan itibaren tanıyan yoldaşımız, gerilla katılmayı da daha o zamanlarda hayal etti. Gerillanın halkımızın özgürlüğünün garanti gücü olduğunu erkenden farkeden yoldaşımız, bu nedenle gerillaya karşı büyük bir sempati besledi. Kurdistan’da yaşayan her birey gibi düşman saldırılarının gölgesinde yaşamını idame eden yoldaşımız, soykırımcı Türk devletine karşı ancak mücadele edilerek başarı kazanılacağını dolayısıyla halkımız üzerinde uygulanan soykırım saldırılarının da ancak bu şekilde parçalanacağını bilince çıkardı. Bu temelde 2009 yılında yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına aktif bir şekilde katıldı. Düşmana karşı Kurdistan şehirlerinde geliştirilen birçok protesto eylemine katıldı. Bir yandan gençlik çalışmalarına aktif katılan Bedran yoldaşımız bir yandan da üniversite eğitimi için Agirî’ye geçti. Agirî’de de çalışmalarına devam eden yoldaşımız, burada Kürt gençlerinin sistem içinde eriyip özünden kopmaması için yoğun faaliyet içinde oldu. Kurdistan’da yaşanan savaşı, düşmanın halkımıza yönelik soykırım siyasetini ve bu temelde gerçekleştirdiği katliamları okul arkadaşlarına anlatan ve onların bilinçlenmesini sağlayan yoldaşımız, kısa sürede öncü bir gençlik kadrosu oldu. Üniversite ortamında birçok Kürt gencinin bilinçlenmesini sağlayan Bedran yoldaşımız, aynı zamanda onların mücadele saflarına katılmasını da sağladı. Yer aldığı çalışmada her ne kadar başarılı da olsa hem tutarlı bir devrimci olması hem de halkımızın özgürlük mücadelesine daha fazla katkıda bulunmak istemesi nedeniyle 2012 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
Gerilla saflarına katılır katılmaz Avaşîn bölgesine geçen yoldaşımız, ilk eğitimini burada aldı. Çocukluk hayali olan gerillaya katılması Bedran yoldaşımız da büyük bir sevince neden oldu. Bu nedenle kısa sürede gerilla ve dağ yaşamına uyum sağladı. Aldığı eğitimlerle yılların gerilla tecrübesini edinen yoldaşımız; istekli, coşkulu ve iddialı katılımı ile yetkin ve öncü bir gerilla oldu. Avaşîn alanında yaklaşık iki yıl mücadele ettikten sonra çetelerin Rojava’daki halkımıza saldırması üzerine, halkımızın savunmasını yapmak üzere 2014 yılında Rojava’ya geçti. Burada bir yıl çetelere karşı savaşan yoldaşımız, birçok eylemde yer aldı. Tüm dünyaya korku salan DAİŞ çetelerine karşı fedai bir ruhla savaşan yoldaşımız bir kez yaralandı fakat yine de mücadele azim ve kararlılığından hiçbir şey kaybetmedi. Daha sonra çetelerin Şengal’e saldırması üzerine Êzidî halkımızın yardımına koşan Bedran yoldaşımız, Şengal’den Rojava’ya doğru açılan ve Êzidî halkımızın güvenli bir şekilde çete saldırılarından korunmasını amaçlayan koridorun oluşturulmasında yer aldı. Yüz binlerce Êzidî’nin çete saldırılarından kurtarılmasından sonra Şengal’e geçen yoldaşımız, çetelere karşı geliştirilen direnişe dahil oldu. Burada çetelere karşı yaklaşık bir yıl savaşan yoldaşımız var olan askeri tecrübelerine yenilerini kattı. Şengal’de yer aldığı bir eylemde bir kez daha yaralanan yoldaşımız, bu yaralanmayı da kendisi için engel görmeyerek mücadelesini sürdürdü. Şengal’de mücadele ettiği süreçte halkı gerçekliğimizi tanıyan yoldaşımız, aynı zamanda ihanetçi ve işbirlikçi çizginin halkımıza çektirdiği acılara da tanıklık etti. Şengal’deki mücadelesini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra tekrar Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız Mahsum Korkmaz Askeri Akademisi’nde eğitime dahil oldu. Burada kendisini ideolojik ve askeri sanat anlamında geliştirme imkanı bulan yoldaşımız, pratikte çıkan eksik ve yetersiz yanlarını yoldaşlarının da yardımıyla aşma çabasında oldu. Eğitimden sonra hem gençlik çalışmalarında yer almış olması hem de şehir savaşı yürütmesinden dolayı öz savunma çalışmalarına dahil oldu. Burada uzun bir süre faaliyet yürüten yoldaşımız disiplinli çalışma tarzı, derinlikli yoldaşlığı ve olgun kişiliği ile tüm yoldaşlarınca örnek alındı. Bu çalışmalarda yer aldığı süreçlerde kendisini daha fazla derinleştirme imkanı bulan yoldaşımız, düşmanın halkımıza yönelik saldırılarına, Önderliğimizin içinde bulunduğu tecrit koşullarına ve kahramanlık çizgisinde savaşarak şehadete ulaşan yoldaşlarına layık olabilmek için daha fazla mücadele etmesi gerektiğini düşündü. Bu temelde kendisini yeni dönem gerilla taktiklerinde eğitmek ve profesyonel bir gerilla düzeyine ulaşmak için branş eğitimlerine dahil oldu. Bu eğitim sürecinde de katılımı ile örnek bir militan olan Bedran yoldaşımız, daha etkili mücadele edebileceği Bakurê Kurdistan’a gitme önerisinde bulundu. Askeri ve ideolojik düzeyi yoldaşlarınca yeterli görülen Bedran yoldaşımız doğup büyüdüğü Amed alanına geçti.
Amed’de birçok alanda ve çalışmada yer alan Bedran yoldaşımız, düşmana karşı olan büyük öfkesi ile yer aldığı tüm çalışmalarda başarıyı tek ölçü olarak kabul etti. Amed’de birçok çalışmanın başarılı bir şekilde sonuçlanmasında emek sahibi olan yoldaşımız, düşmana karşı sürekli eylem arayışında oldu. Bu arayışlarında başarılı olan Bedran yoldaşımız düşmana darbe vurulan birçok eylemde de yer alarak yaşanan yoğun savaş sürecine karşı cevap olmak istedi. Mütevazı, emekçi ve fedakar ve durmak bilmeyen aktif kişiliği ile birçok çalışma yürüttüğü yoldaşlarına örnek olan Bedran yoldaşımız her zaman mücadelemizde anılacaktır. Yoldaşları olarak Bedran yoldaşımızın mücadelesini zafere taşıyacağımızın sözünü veriyoruz.
Ciwan yoldaşımız, başkentimiz Amed’de yurtsever bir ailede yaşama gözlerini açtı. Ailesinin güçlü toplumsal ahlak ve kültürü ile büyüdü. Ciwan yoldaşımız çocuk yaşta iken babası faşist Türk devleti tarafından tutuklanıp, siyasi bir mahkum olarak zindana konuldu. Çocuk yaştaki Ciwan yoldaşımız zindandaki babasının görüşüne gidip gelirken Türk devletinin faşizan yüzüne tanık oldu, duygusal olarak etkilendi ve içinde düşmana karşı büyük bir öfke birikti. Ailesine ekonomik olarak destek olmak için okulu bırakarak bir işçi olarak çalışmaya başladı. Kendi emeği ve alın teri ile ayakta durmayı başaran Ciwan yoldaşımız, diğer yandan da toplumsal mücadeleye ilgi duydu. Bu temelde yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına dahil olup serhildan eylemlerinde yer aldı. Sömürgeci soykırımcı Türk devletinin Kürt gençlerine çok ahlaksızca uyguladığı asimilasyon, fuhuş ve uyuşturucuyu yaygınlaştırma politikasına karşı etkin mücadele etti. Ciwan yoldaşımız 2014 yılında faşist TC devleti tarafından tutuklanıp, gözaltına yoğun işkenceye maruz kaldı. Daha önce tanık olduğu TC zulmünü bizzat yaşadı.
Ciwan yoldaşımız 2014 ile 2019 yılları arasında beş yıl boyunca zindanda tutuldu. Düşman gerçekliği Ciwan yoldaşımızı özünden, kimliğinden, toplumsal gerçekliğinden ve özgürlük mücadelesinden alıkoymak istedi. Ancak Ciwan yoldaşımız zindan koşullarını bir devrim akademisi olarak değerlendirip Kurdistan tarihini, Kürt dilini, mücadele gerçekliğini, Apocu ideoloji ve paradigmayı derinliğine öğrenip kendisini geliştirdi. Güçlü bir devrimci bilince ulaşan Ciwan yoldaşımız, aynı zamanda düşman gerçekliğini de köklü olarak tanıdı. Faşist TC sistemi içinde Özgür Kürde ve Kürtlüğe yer olmadığını gördü ve tüm yaşamını devrimci mücadeleye adama kararlılığına ulaştı.
Zindandan çıktığında kısa bir süre tedavi olan Ciwan yoldaşımız, hiç vakit kaybetmeden mücadeleye atıldı. Kürt halkının en büyük sorununun öz savunmasını güçlü örgütleyememesinden kaynaklandığını bildiği için, ilkin bu çalışmaya yöneldi. Üç ay boyunca devrim okulunda öğrendiklerini hızla pratikleştirdi, YPS çalışmalarında önemli bir çalışma performansı sergiledi ve 2020 yılında Amed’de gerilla saflarına katıldı. Büyük bir aşk, coşku ve heyecanla gerillaya katılan Ciwan yoldaşımız, sömürgeci soykırımcı düşmandan yaptığımız zulümlerin hesabını soracağı günlerin gelmesini büyük bir sabırsızlıkla bekledi. Kürt halkına her türlü soykırım politikasını uygulayan, Kürtler’i katleden, babasını ve sonra da kendisini zindana koyarak en büyük zulmü yapan düşmandan hesap sormaya kilitlendi. Bu amaç doğrultusunda gerillacılıkta yetkinleşmeyi ve profesyonelleşmeyi esas aldı. Doğduğu topraklarda bir gerilla olmanın büyük heyecan ve sorumluluk duygusunu yaşayarak gerillacılığın her detayında uzmanlaşmaya çalıştı.
Gerillaya ve dağlara ulaşmak için zindanda yıllarca gün sayan Ciwan yoldaşımız, tüm enerjisini ve yeteneklerini pratiğe koyarak cevap olmaya çalıştı. İmkanların az, düşman yönelimlerinin fazla ve koşulların çetin olduğu Bakur ortamında adapte olup başarılı bir pratiğin sahibi oldu. Ciwan yoldaşımız Amed eyaletinin birçok alanında büyük bir azim, kararlılık ve irade ile faaliyet yürüttü. Emekçi, fedakar ve içten bir katılıma sahip olan Ciwan yoldaşımız, duruşu ve yoldaşlığıyla tüm arkadaşların büyük sevgi ve saygısını kazandı.
İsmi gibi zapt edilemez gençlik ruhuna sahip olan Ciwan yoldaşımız, Apocu fedai ruh ve zafer inancıyla soluksuz bir mücadele sergiledi. Bu mücadelede büyük başarıların sahibi olan Ciwan yoldaşımız, gerçekleşen son düşman saldırısında Bedran ve Seyit yoldaşlarla birlikte kahramanca çatışarak şehadete ulaştı.
Êlih’de yurtsever bir ailede dünyaya gelen Seyit yoldaşımız, yaşadığı çevrenin yurtsever olmasından kaynaklı partimiz PKK’yi tanıdı. Gençlik dönemlerinden itibaren yurtsever gençlik faaliyetlerinde yer alan yoldaşımız, bir Kürt genci olarak halkımızın savunulması için elinden geleni yapmaya çalıştı. Kurdistan’da yaşanan yoğun savaş sürecini yakından takip eden yoldaşımız, yaşanan şehadetlerden derinden etkilendi. Özellikle yaşadığı Êlih’e gelen şehit cenazelerinin halkımız tarafından kitlesel karşılanması, Seyit yoldaşımızın arayışlara girmesine neden oldu. Halkımızın özgürlüğü için kahramanca savaşan özgürlük gerillalarının halkımız tarafından böylesine sahiplenilmesinden etkilenen yoldaşımız, anlamlı yaşamın ancak bu şekilde olabileceğine kanaat getirdi. Düşmanın halkımıza ve Önderliğimize yönelik saldırılarının her geçen gün yoğunlaştırılması, Kurdistan’ın adeta bir açık zindana dönüştürülmeye çalışılması karşısında öfkelenen Seyit yoldaşımız, sömürgeci Türk devletine karşı mutlaka daha radikal bir mücadelenin yürütülmesi gerektiğine inandı. Bunun da gerilla saflarına katılarak mümkün olabileceğinin bilincinde olan yoldaşımız Amed’den gerilla saflarına katıldı.
Duygusal yönü ağırlıkta olan bir katılımla geldiği gerilla saflarında dürüst ve özlü kişiliği ile yoldaşlarının sevgisini kazanan Seyit yoldaşımız, yoldaşlarından aldığı yaşamsal eğitimlerle dağ ve gerilla yaşamına hemen uyum sağladı. Bakurê Kurdistan’da ve savaşın en yoğun yaşandığı bir süreçte gerilla saflarına katılması nedeniyle gerilla savaşına, yaşamına dair her ayrıntıyı hemen öğrenmesi ve pratikleştirmesi gerektiğinin farkında olan yoldaşımız bunun için müthiş bir çabanın sahibi oldu. Aldığı askeri eğitimlerle kendisini yeni dönem gerillacılığında derinleştiren yoldaşımız, kısa sürede birçok silahı kullanmayı öğrenerek, gerilla tarz ve taktiğinde derinleşti. Yine aldığı ideolojik eğitimlerle de kendisini, halkımızı tarihini ve mücadele geçmişimizi daha iyi anlamaya başladı. Öğrendiği her konuda derinleşmeyi esas alan yoldaşımız, duygusal katılımını daha bilinçli bir katılıma dönüştürerek öncü bir Apocu militan oldu. Bu eğitim sürecinde düşman gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayan Seyit yoldaşımız, Türk devletinin özel savaş karakterini daha fazla bilince çıkardı. Kendisini Kürt inkarı üzerinde var etmeye çalışan düşman gerçekliğine karşı olan öfkesi daha da artan yoldaşımız bir an önce pratik çalışmalara yönelmeyi ve düşmanla yapacağı tarihi hesaplaşmayı büyük bir sabırsızlıkla bekledi.
Eğitimlerde öğrendiklerini yaşama geçirme konusunda son derece becerikli olan yoldaşımız, tutarlı ve bütünlüklü bir gerilla olarak pratik çalışmalara yöneldi. Bu özelliği sayesinde birlikte mücadele ettiği yoldaşlarının yükünü de hafifleten yoldaşımız, pratik zekası sayesinde önemli çalışmaları kısa sürede ve en iyi bir şekilde yerine getirmeyi başardı. Amed’de birçok alanda gerillacılık yapan yoldaşımız, yer aldığı her çalışmada başarı dışında herhangi bir seçeneği kendisi için kabul etmedi. Düşmanın halkımıza karşı saldırılarına cevap olabilmek ve Önderliğimiz üzerindeki tecridi kırarak, fiziki özgürlüğünü sağlamayı en öncelikli hedefi yapan Seyit yoldaşımız bu amacına ulaşmak için durup dinlenmeden mücadele etti. Sade yaşamı, mütevazı duruşu ve öncü bir Apocu militan olma yolunda gösterdiği çaba ile tüm yoldaşlarının saygı ve sevgisini kazanan yoldaşımız, düşmana taviz vermeyen duruşu her zaman önde oldu.
Düşmanın 24 Ekim günü yaptığı saldırılarda beraberindeki Bedran ve Ciwan yoldaşlarla fedaice savaşarak şehitler kervanına katılan Seyit yoldaşımız, Kurdistan gençliğinin her zaman örnek alacağı öncü bir Apocu militan olmayı başardı. Halkımıza karşı görevini zirvede tamamlayan Seyit yoldaşımızın takipçileri olarak anısına layık olacağımızın ve mücadelesini zafere taşıyacağımızın sözünü veriyoruz.
29 Ekim 2023
HPG Basın İrtibat Merkezi