HPG Ana Karargâh Komutanlığı adına HPG Basın İrtibat Merkezinin Dıjwar Bamerni yoldaşın şehadetini duyurduğu 12 Temmuz 2012 tarihli açıklama:
“Dıjwar Arkadaşımız Ölümsüzler Kervanına Katılmıştır
19 Haziran günü Hakkari'nin Gever ilçesi Şitaza ile Oramar karakollarına yönelik olarak gerillalarımız tarafından gerçekleştirilen kapsamlı eylem sonucunda düşman güçleri bozguna uğramış, 100'ün üzerinde düşman askeri öldürülmüştü. Bu çatışmada 14 gerillamız ise kahramanca savaşarak şahadete ulaşmışlardı. Bu kapsamlı eylemde yaralanan Dıjwar arkadaşımız yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamış ve şahadete ulaşmıştır.
Güney Kürdistan Duhok doğumlu Dıjwar arkadaş Kürdistan Özgürlük mücadelesini yakından tanımaya başlayarak büyük ilgi duymuştur. Kürdistan’da köklü ve başarılı bir mücadele tarzının halkımızın kurtuluşunu sağlayacağına olan inancıyla mücadele kararını veren Dıjwar arkadaş özellikle Zagroslarda uzun süreli gerilla mücadelesine başlamıştır.
Aldığı eğitimler ile de kendini hızla devrimci militan özelliklerde yetkinleştiren Dıjwar arkadaş Güney Kürdistanlı bir genç olarak özgürlüğün tüm parçalardaki halkımızın birlikteliğinden geçtiği inancıyla APO’cu mücadeleye dört elle sarılmıştır. Reber APO’nun özgürlüğünün sağlanması için her koşulda militanca bir direniş mücadelesi sözüyle saflarımızda bulunan Dıjwar arkadaş emekçi ve girişken özellikleriyle de birçok çalışma alanımızda hızla ilerleme sağlamıştır. Bir özgürlük savaşçısı olarak şehitlerin amaç ve hedeflerini gerçekleştirmek iddiasıyla dolu olan Dıjwar arkadaşımız bunu özellikle Şehit Haki Karer arkadaşın anısına yaptığı değerlendirmede netlik ve kararlılıkla ortaya koymuştur.
İdeolojik olarak kendini yetkinleştirmenin büyük çabası içinde bulunan, gerilla mücadelemizde en önde tüm görev ve sorumlulukları üstlenmekte ilk adımı atan Dıjwar arkadaşımız yetkin bir gerilla olmayı başarmıştır. Gerilla güçlerimiz içinde girişken, atik ve sonuç alıcı çalışma tarzıyla her zaman yoldaşlarının saygı ve sevgisini kazanmasını bilen Dıjwar arkadaşımız görkemli gerilla direnişimizin eylemi olan Şitazin’de yaralanmıştır. 19 Haziran tarihinde Şitazin, Oramar ve kısmen Rubarok askeri güçlerine karşı geliştirilen Devrimci harekâtımızın öncü komutanlarından olan Dıjwar arkadaşımız bu harekâtımızın başarıyla sürdürülmesinde önemli rol oynamıştır. Düşmanı çaresizlik içinde bırakacak bir gerilla tarzını esas alarak mücadele yürüten Dıjwar arkadaşımız tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştır. Dıjwar arkadaş tarihi devrimci harekâtımızın şehitleri içinde yerini alarak özgürlük şehitleri kervanına katılmıştır.”
Zaman her zamankinden daha bir hızlı akıyordu hırçın bir nehir misali ve alıp götürüyordu kendisiyle nice dağlı isyankâr kadınları, erkekleri… Zaman alıp götürüyordu da onların unutulmasına, kalan yoldaşlarının yüreklerinden kopartmaya gücü yetmiyordu. Yanılmıştı zaman, ne o ne de başka bir şey unutturabilirdi onları. Yaşamlarıyla cesaretleriyle ve bağlılıklarıyla dağlar nakış etmişti yüreğine, hem de en doruklara; kimse gelip dokunmasın diye. Ve yine nice ülkemin kahraman evlatları isimlerini nakşediyor doruklara.
Önder APO üzerinde ağır bir tecrit yürütülüyor harekete yoğun bir saldırı var, halk ise büyük bir baskı altında zindanlara konuluyor. Onlar buna dur demenin zamanı geldiğine inanarak giriştiler özgürlük savaşına. Her biri Kürdistan’ın ayrı diyarı ve deminde özgürlük halayına katılmıştı, el ele girmişlerdi bu defa halay başındaydılar. Onlar halayın başını çekmeliydi ancak böyle dinerdi yüreklerindeki intikam duygusu. Ancak böyle cevap olabilirlerdi şehit yoldaşlarının sözüne…
O nice kahramanlardan biriydi…
Bir Deli Âşıktı Dijwar Ülkesine Halkına
Komutanlığıyla, yoldaşlığıyla gerillanın sıcaklığının ifadesi olan Dijwar arkadaşı da yüreklerinde bıraktığı sıcak bir tebessümle anlatmaya başlıyorlar;
“Dağların çocuklarıydı onlar gözleri gökler kadar engin, yürekleri nehirler kadar asi ve sevdaları ülkeleri kadar yalnızdı. İnanıyordu Dijwar özgürlüğe ve sevdaya. Bundandı çabalaması, koşuşturması ve hiç yorulmadan kulaç atması özgürlük denizinde. Güney Kürdistan'ın çektiği acılara, göçlere, katliamlara ve ölümlere tanıklık etmişti çocuk yüreği. Kimsesiz kalmışken halkı çektiği acılarla o zaman anlamıştı aslında yaşamanın direnmekten geçtiğini. Ve direnerek varacaktı sevdaya. Direnecekti ülkesini paramparça eden zihniyete ve düşmana. Zap operasyonunda işgalci Türk ordusunun tanklarına kendini siper eden Bamerni aşiretinin yiğit evladıydı. Bamerni’de başlayan mücadelesi Zagroslar’da şahlandı. Yıllarca Cilo’da, Çarçella’da ülkesi kadar güzelleşti mücadelesi. Bir deli âşıktı Dijwar. Gözü kara bir sevdalı, sevdasına ölümüne bağlı. Dijwar Arkadaş Güney Kürdistanlıydı. Bamerni aşiretinden olan Dijwar arkadaş 2004 yılında mücadeleye katıldı ve uzun yıllar Zagros alanında mücadele etti. Daha çok Cilo ve Çarçella alanlarında kalan Dijwar arkadaş tam bir Zagros sevdalısıydı. Yeşil gözlerinde isyanını anlatırdı, belki de bundandı suskunluğu. Çoğu zaman suskun ancak yaşama katılımıyla her şeyi dile getirirdi. Fedakâr, özlü ve içten katılımıyla yoldaşlarının gönlünde yer edinmişti. Komutanlığıyla, yoldaşlığıyla gerillanın sıcaklığının ifadesiydi Dijwar. Ancak her gerilla gibi o da patlamaya hazır bir volkan gibiydi Önderliğe uygulanan tecrit karşısında. 2012 yılında başlayan devrimci hamlede hem Apocu bir militan, hem de öncü bir komutan olarak rol ve görev aldı. Oramar alanında girmiş olduğu bir çatışma sonucu yaralandı ve kısa bir süre sonra şehit düştü. Ancak hâlâ Zagroslarda Dijwar ve yoldaşlarının türküsü söyleniyor ve onların sesleri yankılanıyor Geliyê Doski’de. Ş. Rahime tepelerinde onların ayak izleri üzerinden yol alınıyor ve patikalar heybesinde umut, gözlerinde aşk ve yüreğinde isyan olan o çocukları özlüyor”.
Onlarca yoldaş var anlatılması ve bilinmesi gereken. Zaman unutturmanın peşinde olsa da biz onları hep konuşacağız, anlatacağız çünkü onlar bizim yaşam gerekçemiz geçmişimiz ve mücadele sözümüzdür.
DIJWAR-JİWAR SÜLEYMAN YOLDAŞIN ANISINA
Mücadele Arkadaşları