Gerillacılıktaki ilk gününde birlikte mücadele edeceği yoldaşlarını gördüğünde yaşadığı anlatılması güç sevinç hiç azalmamış, onda bir yaşam tarzına dönüşmüştür. “Başkan APO’nun, halkın ve tarihin genç savaşçıları olan gerillayı mı işlese; Özgürlük romanının yaşayan ama yazamayan gerillaları.” olarak betimlediği yoldaşlarını anlama çabası onu sonu gelmez bir arayışa sürüklemiş, bunun için yazmış, öğrenmek istemiş, bunun için eğitim görmüş, sabırsız olmuş, eylem yapmış, kısacası bunun için yaşamıştır.
Onu yoldaşları arasında belirgin bir konumda tutan, yaşamın her alanında üst düzeyde çaba sergilemesi olarak belirtilir. İnsan ilişkilerinden tutalım askeri eylemelere, araziyi tanımaktan başarılı işler çıkarmaya kadar bu böyledir. Oldukça hırslı ve sonuç alma noktasında isteklidir. Eğitime, bilgiye aç bir insan görüntüsü çizer. Yumuşak, neredeyse çocuksu yapısıyla karşıtlık oluşturur gibi duran bu biçimleniş onu ilgi çekici yapmıştır.
Gerilla saflarına katıldığı andan itibaren oldukça sıcakkanlı oluşu, her işte erkenden sonuç alma uğraşında bulunması hesapsız, kaygısız bir katılımın önünü açmış, hatta onu böyle gören arkadaşlarının onun adına kaygı duymalarına yol açmıştır. Bunca gözü kapalı işe atılmaların sonu genellikle kendine bir biçimde zarar vermeyle sonuçlanır. Böyle onlarcası vardır ki her tarafları yara bere içindedir. Daha bir yaraları tam iyileşmeden bir başka eylemde yeniden yaralanırlar. İşte Hüseyin yoldaş da yoldaşlarının bu deneyimlerinin getirdiği uyarılarla sıklıkla karşılaşır.
O ise engel tanımaz. İşlere yönelişi fırtına gibidir. Fedai bir ruha sahiptir. Her an her duruma hazırlıklı olma uğraşındadır. Tüm katılımı gönüllülük esaslıdır. Birçok şeyi öğrenmenin yolunun pratik çabayla olacağı bilinci onu sürekli harekette tutar. Her ortama rahatlıkla girip çıkması, yoldaşlarıyla çekinmeden kaynaşması ona yapacaklarını yapma noktasında alan açar. Asıl işin kuzey alanlarında gerillacılıkta bittiğini anladığı andan itibaren üst üste öneriler geliştirir, yaptığı diğer işleri aynı zamanda kuzeye hazırlanmanın bir ayağı olarak kusursuzca yerine getirir.
Bu katılımıyla yoldaşlarına da moral verir, çekim merkezi haline gelir. Önderliğe ve şehitlere yanıt verilememiş, başarı sağlanamamış bir an onun için vicdan azabı çekmenin yeterli gerekçesidir. Okumaları, tartışmaları hep bu çerçevededir. Çokça Önderlik çözümlemesi okur. Fedai yoldaşları örnek alır. Kendisini devrimin yükünü omuzlamış gibi görür. Duygu yoğunluğu fazladır.
İlkokul mezunu olduğu halde yazıp çizmeye merakı ve yeteneğiyle boş zamanlarını değerlendirir. Bu yeteneğinin gelişmesinde belki zamanında basın dağıtımı yapmasının katkısı da olmuş olabilir.
Xakurke alanında yeni savaşçı eğitimi görmüş, Xınere, Kandil, Zagros alanlarında pratik yürütmüş, Özel Kuvvetler üyesi ve uzman sabotajcı Hüseyin yoldaş bu temelde Gabar alanına geçmiştir. Gabar alanında bir yıllık bir gerillacılığın, birçok eylem girişiminin ardından başarılı bir sabotaj eyleminin son ayağında yaptığı mayının kendisinde patlaması sonucu aramızdan ayrılan bu değerli yoldaşımızı saygıyla anıyoruz.
Mücadele Yoldaşları